Friday, September 21, 2012

Düşler Yere Düştü Ama Devam


Galatasaray taraftarlarının haftalardır beklediği maçta , 93 ' teki mutlu sona benzer bir sonuç çıkması isteği o kadar çok işlenmişki , sahada ilk dakikadan son dakikaya kadar galibiyeti isteyen arzulayan ama bir o kadar da şanssız , bir o kadar da alan savunmasından adam paylaşımına geçerken kademe hataları oluşturan daha tam hazır olmayan bir takım vardı ama yüreklerini ortaya koymayı eksik etmedikleri için herkesin alkışını kazandılar ama bir puandan hanesinde yazmıyordu son düdük çaldığında .



Sir ' ün Manchester ' ı  Scholes , Roy Keane ve Ryan Giggs ' in yerlerini dolduran adam aramakta ama bulamamakta bu çaresizliğini geçen sezon geri çağırdığı Scholes ' un hala ilk 11 ' de başlıyor olması bu acizliği gün yüzüne vurmakta . Bu oyunlarına öyle bir yansımışki artık anlık hızlı hücumlarla arada rakibini vuran geri kalan dakikalarda pasif hücum yapıp alan daraltan bir yapıda kurt hoca bunun farkında ve takımının sadece kaybetmemesini istiyor bir şekilde toparlayacak takımı bunun bilinci ama mağlubiyet istemiyor geçen seneki hüsranı tekrar yaşamamak için . Galatasaray ise tam tersi bir takım yeni yapılanan alt yapıdan genç oyuncuları takıma yavaş yavaş ekleyip kendilerini geliştirme imkanı sunan , yaptığı transferlerle eksiklerini bütçesi ölçüsünde azaltan ama hala bir çok yol katetmesi gereken bir takım . Bu takımın ilk önce kazanmayı alışkanlık haline getirmesi gerekiyor ve büyük maçlarda bazen futbolun gereği olan maçı gol yemeden bitirme üzerine olan futbolu ( bu hücum yapmayacak demek değildir hücumu yaparken geri dönüşlerde takım savunmasının ve bireysel savunmadaki hataların bu denli basit düzeyde olmaması , elit takımların üzerine geldiğinde sahaya nasıl yayılması nasıl geriden gelen adamların gözlenmesi ve önlem alınması gibi ) öğrenmesi gerekiyor . 




Bu maç berabere bitebilirdi yada galip gelinebilirdi ama mağlup olundu . Manchester maçı şu anda Galatasaray ' ın hedef maçı değildi hedef maçlar Braga ve Cluj maçları bu takımların üst üste alınacak 3 galibiyet 2.turu Galatasaray ' a getirecektir . Galatasaray bu gruba düştüğünde gözüne bu takımları kestirdi şimdi bu maçlara full konsantre olup ilk önce Braga ' yı Cluj' a yenildi diye küçümsemeden çıkıp 90 dk durmadan futbol oynayıp kazanmak sonrasında Cluj ' u üst üste yenip son iki maçta rahat oynayıp futbol şöleni içinde rahat bir Manchester maçı izlemek dileğiyle  .

Sunday, September 16, 2012

Hazır Mıyız?


Gözler Antalya maçında akıllar Manchester ' daydı maç öncesi . Aslında kadroya bakınca da maçın Manchester maçı kadrosu düşünülerek kurulduğu kendini belli ediyordu . Bu belki izlemeye gelenleri yanılgıya düşürecek bir taktikti , belkide bir sonraki maç düşünülerek o maça konsantre olmalarını beklediği oyuncuların aklını fikrini o maça verecek konuşmanın çoktan yapılmış olması . 
Lige geçen hafta verilen milli arada yaptığı hazırlık maçlarıyla takımı iyi hazırlayan Fatih hoca Cris , Amrabat ve Melo ' ya maç ritmi kazandırttı ve bu hafta da ilk 11 ' de yer almalarını sağlattı . 


Geçen sezon Galatasaray ' ın sezon boyunca yenemediği tek takım olma özelliğini taşıyan Antalya ' yı bu sene bulduğu erken gol ve rahat oynadığı futbolla yenmesi sevindirici ama yine duran toptan verdiği tek pozisyonun direkten dönmüş olması Manchester maçı öncesi yine çalışılması gereken en önemli olarak nokta olarak göze çarpıyor .  Manchester ' ın ön direğe kestiği yan toplar ve sıfıra inip verilen paslarla gol buluyor olması Old Trafford ' da çok sıkıntı yaşatabilir . Manchester takımının en büyük sıkıntısı ise orta sahada istediği üstülüğü kuramadığı zamanlarda her an gol veya goller yiyebilecek potansiyelde olmasıdır . Hızlı ataklarda  defansının ortasındaki kademe hataları ve bireysel hataların yüksek olması Galatasaray için çok bir büyük avantaj olarak gözükse de defansın arkasına Melo gibi Emre gibi Hamit gibi ekstra adamlara pas atacak isim olan Selçuk ' un performansı maçın kaderini Galatasaray açısından belirleyecek isimdir . Bu maçla da Selçuk ' a Carrick ' le önlem alınacağını düşünüyorum . Umut ise artık yorulmaya başladı bu Manchester maçını da atlatıp bir an önce biraz dinlendirilmesi gerekiyor bu kadar yüksek maç temposuna alışkın olmayan bir oyuncunun yıpranması Galatasaray ' ın ve milli takımın zararına olacaktır . 

Manchester cephesinde sakatlıklar bulunsa da takımda oynayan oyuncular her an skoru değiştirebilecek kapasiteye sahipler . Her oyuncu tehlikeli her birine farklı önlem almaktansa araya kaçan , boş alana koşu yapan oyuncuları izlemek savunmanın anahtarı ama dünkü maçta Hakan Balta ' nın bu denli hatalar zincirinin içine girmesi ve karşısında oynayacak oyuncunun Nani olması ne kadar büyük bir handikap içerisinde olduğumuzu gösteriyor .

Galatasaray ' ın muhtemel Manchester 11 ' ini şu şekilde tahmin ediyorum : Muslera - Cris - Semih - Eboue - Hakan - Selçuk - Melo - Hamit ( Engin ) - Emre - Umut - Elmander ( Burak ) . Bu tür bir kadroyla orta saha üstünlüğünü eline almak isteyecektir Fatih Terim hem de çift forvet görüntüsüyle önde baskı kurmayı planlayacaktır eğer tek forvetli bir takımı sahada görürsek bu bizim açımızdan umutsuz bir maçın göstergesi olacaktır , rakip Manchester tamam ama gol yemeye çok elverişli ve defansında iki senedir çok fazla problem olması ve ŞL gibi bir platformda defansın topla daha çok topla oynadığını düşünürsek Premier Lige göre top sokma özelliği düşük olan defans ikisilisi çift baskıyla zor anlar yaşayabilir ve gol bulma açısından da orta sahada oynatmasını düşündüğüm her oyuncunun araya iyi pas atabiliyor  olması bizim için kilit noktadır hücumda .

Bu tür maçlarda rakip bir şekilde pozisyon bulacaktır ve gol bulması da çok normaldir önemli olan takımın kendi kimyasını bozmaması , aynı disiplinle 90 dk oynanması halinde ise puan veya puanların gelmesi beklenebilir . Puan alınmadan da dönülmesi durumunda morallerin çok bozulmaması gerekiyor , malum rakip dünyanın en büyük 5 takımından biri , bu maçtan çıkartılacak dersler takım için iyiye gidişe sinyal olabilir .

Her açıdan zorlu bir 90 dk olacak ama Galatasaray takımı ve taraftarı buna alışkın , Şampiyonlar Liginin efsanevi müziğinin başlamasıyla birlikte müthiş bir heyecan belirecek yüreklerde , Galatasarayımıza bu mücadelede başarılar diliyorum , puan yada puanlarla bu deplasmandan dönülmesi dileğiyle .

Son olarak Galatasaray maçı dışında eklemek değinmek istediğim nokta , bu haftanın belki de sezonun en komik görüntülerinden birine tanık olduk Kasımpaşa - Gaziantepspor maçında . Pintos ' un attığı golden sonra çıkardığı formasının sahaya atlayan bir taraftar tarafından bir süreliğine çalınması gerçekten spor tarihinde yer alabilecek ilginç bir olaydı .


Friday, September 7, 2012

Puan almak mı kim biz mi,yok teşekkürler biz almayalım


Grubunda favori gösterilip , 0 çekip elenen , Hollanda Liginden alınmış tecrübesiz ve beceriksiz defans , orta sahada tek Sneijder ve bir kaç kaliteli hücum oyuncusu bulunan Hollanda ' dan puan alınamasına davetiyeyi kaybedecek hiçbir şeyi olmayan Türkiye ' nin böyle bir kadroyla çıkmasıdır . Şu anda Türkiye ' nin 4 tane formda oyuncusu var ki bu oyuncular takımın her şartta takımın temelini oluşturması gereken oyuncular . Bu oyuncular  Burak - Umut - Selçuk İnan ve Arda . Sakatlığı olmasa Volkan da bu takımın vazgeçilmezlerindendir . Bu oyuncuları takımına koyarsın ve etrafına da diğer oyuncuları form durumlarına ve uyumlarına göre yerleştirirsin . Ama Abdullah hocanın Estonya maçını önemli görüp Selçuk ' u diğer maça saklaması  en çok Barcelonalı yöneticileri şaşırttı , Selçuk ' u izlemeye geldiler ama heralde artık bir daha Hollanda ve Türkiye ' den oyuncu almazlar bu hataları  gördükten sonra .

Türkiye milli takımı defansif oynadığı maçlarda bir kaç tesadüfi galibiyet hariç her birini kaybetmiştir , bizim oyun stilimiz hiç bir zaman defans olmadı bunu anlayan ilk hoca Fatih Terim ' di ki onunla Türk milli takımının önü açıldı en iyi defans hücumdur taktiği bizim sahip olabileceğimiz en iyi taktiktir , biz savunma takımı olamadık , olamayız . Örneğin ; Bursaspor ve Twente maçını izleyin defansı olmayan bir Twente hücum gücü yüksek takım oyunu oynamayı seven Bursa ' yı eledi . Bursa skoru korumaya gitti tek bir pozisyona girdi ve onu attı ki üstüne gittiğinde savunması alarm veriyordu Twente ' nin ama üstüne gitmedi bekledi ama işin enteresanı Bursa savunma yapmayı bilmiyordu ama korkarak savunmada kaldı ve 3 tane gol yedi , elendi gitti . Yine aynı Bursa Galatasaray maçına aynı kadroyla çıktı ama taktiği ve amacı 3 puandı ne değişti Galatasaray Twente ' den zayıf takım mı,  tabikide hayır ama Türk futbolu korkak oynanıyor Avrupa 'da , Türkiye ' ye dönünce mantalite değişiyor ve takımına uygun olan futbol oynanmaya çalışılıyor ama nedense yurtdışına çıkınca her takım korkaklığın esiri oluyor . Sürekli futbol mantalitesine oturtmak turnuvalara katılan derece yapan takımlar yaratmak istiyoruz ama kendi futbolumuzu oynayarak bunu elde etmeye çalışsak Türk milli takımı ve Türk takımları , kendi oyun anlayışında oynasa da bizde geleceğe umutla baksak güzel olmaz mı .

Hücum pres yapıp topu önde tutmaya çalışmak isteyen milli takımımızın Umut ' u önde feda edip sağa sola tek başına yaptığı koşularla izledik maçın başında . Umut ' u bir an kanat oyuncusu olarak düşündüm . Atılan toplar önüne doğru değilde sağa sola gidiyordu . Neden acaba diye sorarsak cevabı çok basit ; Valencia ' dan yan top oynadığı için gönderilen Topal ' ın hala dikine pas yapamaması Umut ' un hücum pres gücünü öyle bir yıprattı ki Hollandalılar rahatladı her pozisyonda . Oysa Selçuk ' un tecrübesiz , uyumsuz savunmaların arkasına arasına attığı toplar olsaydı Umut bugün karşı karşıya kaç tane pozisyona girip en azından birini gole çevirseydi şu anda bir en azından bir puana seviniyor olacaktık ki Burak ' da oynasaydı top yapmayı beceremeyen savunmanın ne kadar hata yapacağını sayamacaktık . Bu hataların yapılacağı kesindi ki maç içinden az daha kendi kendilerine gol atacak konuma geldiler maçın başında ve diğer belirgin hata da Arda ' nın kapmış olduğu topta karşı karşıya kaçırdığı pozisyondan olabiliritesinin yüksekliğini gördük . Arda ' nın yerinde olsam Falcao ile özel antreman yapardım , karşı karşıya nasıl gol atılır diye öğretsene bana Falcao derdim . 

İlk 11 de olup oyunda olmayan Tunay ' ı ben 25. dk civarlarında kafamda çıkarmayı planladım ki teknik direktör ben olsaydım o anda oyuncu değişikliği yapıp sahaya Burak ' ı sürerdim bu Hollanda ' yı gördükten sonra ama Abdullah Avcı geç oyuncu değişikliklerinde örnek aldığı kişi Aykut Kocaman olunca maç anormal seyrine güzelcene devam etti . Devre arasında oyuncu değişikliği bekledim ama oyuncu değişikliğini bizim savunmamızın berbatlığını görüp hızlı bekle ileride tehlike yaratmak isteyen Hollanda ' dan geldi değişiklilk . Bir şeyler yolunda gitmiyorsa demekki 60 .cı dakikadan önce de değişiklik yapılabiliyormuş ama bu bize ters bir durum tabiki . Tamam değişiklik yapılır maç içinde ama en son maçında ayakta hali olmayan Nuri ' nin kurtarıcı olarak alınması da bir hayli şaşırtıcı . Daha sonrasında doğru bir değişiklik ve Burak hamlesi sonrası ise felaket orta sahada top taşınamıyorken ihtiyacın yeri belliyken kontra atakta etkili ama ne tesadüftür ki sorun top bizde olup onu 18 ' e taşıyamamaktı , forvet alıp eski mantıkla çok hücumcu oyuncuyla gol bulunur topu taşımasak da olur şişir gitsin değişikliğiyle Mevlüt ' ün oyuna girişi şu acınası Hollanda ' ya üç puanı hediye edişimizin dile getirilmesinin farklı versiyonudur .   

Tarihinin en kötü oyununu oynayan ve bu denli güçsüz bir kadroya sahip Hollanda karşısında galip gelinilmemesi tek kelimeyle ifade edilebilir : Yazık!


Türk milli takımını gruptan birinci olacak şekilde hazırlayacağız konuşmasının üzerine bu derece korkak anlayışla sahaya oyuncuları çıkaran takımın hocasından Estonya maçında daha sert bir savunmayı nasıl aşacağını merakla beklemekteyim .  

Followers